Buka
Kırgızca – Türkiye Türkçesi Sözlüğü (Yudahin)
buka
1. damızlık öküz, boğa; kök buka: bir nevi oyun: köl buka: balaban kuşu (latince adı botaurus olan ve balıkçıl soyundan bir kuştur, M.) ; 2. düğümleri çözmek için kullanılan (sert ağaçtan yahut boynuzdan yapılan) sert bir küçük değnektir.
Sahaca—İngilizce Sözlük (Straughn, 2006)
buka
adv. namely, definitely; bukatın adv. quite, wholly, completely, exactly
Son arananlar:
- Sarın,
- algeria,
- yekəqarın,
- zerde,
- koymo,
- ethnography,
- kindness,
- altın,
- Küçə,
- loykashlik,
- Kinige,
- öğle,
- tiregü,
- esrarengiz,
- talmudchilik,
- aygıt,
- çıkarcı,
- Ceviz,
- istridyə,
- koñulçul,
- çakıştırma,
- Buka