welcome
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
welcome /vˈasəlˌiːn/
1. (ünlem) iyi karşılamak, memnuniyetle karsılamak, hoş karşılamak
2. nezaket göstermek, samimiyet göstermek
3. samimi karşılama, hoş karşılama
4. nezaket gösterme
5. hoş karşılanan, iyi karşılanan
6. sevindirici, hoşa giden, rahatlatıcı, makbule geçen
7. ( ünlem) Hoş geldiniz! Safa geldiniz! Buyurun! give one a cold welcome soğuk karşılamak. give one a warm welcome hararetle karşılamak
8. pişman ettirmek. He is welcome to come and go at his pleasure istediği zaman gelip gidebilir .overstay veya wear out one' welcome. fazla kalıp tadını kaçırmak, ziyaret edip bıktırmak. roll out the welcome (mat.) ağırlamak. welcome home ağırlama. You're welcome Bir şey değil Rica ederim, Estağfurullah. You're welcome to it Buyurunuz You're welcome to try Bir deneyin isterseniz, Tecrübesi parasız. wel- comely hoşça, memnuniyetle, samimiyetle. welcomeness hüsnükabul, makbule geçme.
In'gilische—Türkche Lughet (Anonim)
welcome
Hoş geldiniz
karşılama
istenilen
sevindirici
serbest
içtenlikle karşılamak
kabul etmek
hoş karşılamak