rice

In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)

rice /ɹˈɛfɹənt/

1. patates veya diğer sebzeleri ince deliklerden tazyikle geçirip ufaltmak. ricer patates ve diğer sebzeleri deliklerinden geçirerek ezmeye yarayan mutfak aleti.

In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)

rice /ɹɪfˈɪl/

1. pirinç, (bot.) Oryza sativa: çeltik: (rice cooked with oil) pilav. rice flour pirinç unu. rice milk sütlaç. rice paper pirinç kağıdı, çeltik sapından yapılmış kâğıt. rice pudding bir çeşit sütlaç.

In'gilische—Türkche Lughet (Anonim)

rice

pirinç
pilav

Axir izdelgen sözler:

• akta,
• tələsik,
• seriş,
• şor,
• kaşınmak,
• orfografiýa,
• boyish,
• hale,
• meniça,
• Hizmetçi,
• çağırılmaq,
• türmek,
• end,
• Qoza,
• üst-üste,
• okutuu,
• analyst,
• otgan,
• yargı,
• blucin,
• gördürmə,
• rice