kızğanmak
Qarachay-Malqarche – Türkiye Türkchisi Lughiti (Nevruz, 1991)
kızğanmak
tamahetmek, cimrilik etmek, gözü kıymamak, esirgemek; hasetlenmek, kıskanmak, çekememek. Malıñı carlıdan kızğanma: malını fakirden esirgeme, ol cuknu da kızğanmaydı: o hiç bir şeye tamah etmez, kızğanıp turma da bir cukla ber: cimrilik edip durma da bir şeyler ver, aznı kızğansañ köpnü coyarsa: aza tamah edersen, çoğu harcarsın (d), açhasın coyarğa kızğanadı: parasını harcamaya gözü kıymıyor, kızğanñanıñ kızıl otha: sakındığın kor ateşe düşer (d); kişini da kızğanmayma: kimseyi hasetlenmiyorum, anı igi okuğanın kızğanadı: onun iyi okumasını çekemiyor, ol kişini da kızğanmaydı: o kimseyi kıskanmıyor.