ÇER

Kırgızca – Türkiye Türkçesi Sözlüğü (Yudahin)

çer

ı, 1. bir fena şişin adıdır ; kugasında çeri bir : 1) karın nahiyesinde katı şişi vardır; 2) mit. ruhunda ağır bir derdi vardır ; çerkursak : büyük kursaklı ; 2. keder, ıstırap, can sıkıntısı; çer caz- : can sıkıntısını gidermek ; çer bayla- : kederlenmek, gam çekmek.


ıı, koyu orman, içinden geçilmez çalılık; kalıñ çer karağay : içinden geçilmez çam ormanı.

Sahaca—İngilizce Sözlük (Straughn, 2006)

çer

n. scar, callous; çerdiy- v. to become scarred, calloused

Dîvânü Lugâti’t-Türk Dizini (TDK)

çer

vücudun ağırlığını bildiren bir kelime,I, 322

savaşta karşılıklı duran saflar·I, 323

vakit,I, 323

Son arananlar:

• xılt,
• azaşmak,
• Ogir,
• xuraman,
• Quduq,
• matay,
• cimicik,
• gyrat,
• şowly,
• leopar,
• cida,
• eşzamanlı,
• teñek,
• sövmek,
• ötmes,
• ustukku,
• togalamak,
• mürəttib,
• garaşly,
• tabirnoma,
• labüddən,
• ÇER