sıkmak
Türkiye Türkçesi – Tatarca Sözlük (Ganiyev, 1998)
sıkmak
ф.1) кысу, басу; birbirinin elini sıkmak бер-беренең кулын кысу; diş(ler)ini sıkmak а) тешләрен кысу; б) күч. чыдау, түзү; 2) сыгу, сыту, изү; çamaşır sıkmak кер сыгу; limon sıkmak лимон (суын) сыгу; üzüm sıkmak йөзем сыту; 3) туйдыру, йөдәтү; artık sıktın amal тәмам туйдырдың!; bu muhit onu sıkıyordu әйләнә-тирә (мохит) аның күңелен җәфалый иде
Arı Duru Türkçe – Türkiye Türkçesi Sözlüğü (Kuleli)
sıkmak
1. Bunaltmak
Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğü (Ercilasun, 1991)
sıkmak
Türkiye Türkçesi: sıkmak
Azerbaycan Türkçesi: sıⱨmag
Başkurt Türkçesi: hığıv hıtıv kısıv
Kazak Türkçesi: siğuv
Kırgız Türkçesi: siğū
Özbek Türkçesi: sıkmàk kısmàk
Tatar Türkçesi: siğu sıtu kısu
Türkmen Türkçesi: sıkmak
Uygur Türkçesi: sıkmak
Rusça: jat' sjimat'
Karaçay-Malkarca – Türkiye Türkçesi Sözlüğü (Nevruz, 1991)
sıkmak
sıkmak, suyunu çıkarmak. Limonnu suvun ~: limonun suyunu çıkarmak, bışlak ~: peynirin suyunu sıkmak, eskileni sığıp caymak: çamaşırları sıkıp sermek.
Dîvânü Lugâti’t-Türk Dizini (TDK)
sıkmak
sıkmak·II, 18