particular
İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)
particular /ˌəʊvəmˈastə/
1. belirli, muayyen, özel, hususi, has, mahsus
2. her bir
3. zata mahsus, şahsi
4. dikkate lâyık
5. titiz, meraklı, dikkatli
6. ayrıntılı, teferruatlı, etraflı
7. (huk.) ferdi, mahalli, kısmi
8. madde, tafsilâtın bir maddesi, husus
9. (çoğ.) ayrıntılar, tafsilât. in particular özellikle, bilhassa. particular'ity hususiyet
10. titizlik. particularly özellikle, bilhassa, hususi surette
11. ayrıntılı olarak.
İngilizce—Türkçe Sözlük (Anonim)
particular
özel
olağandışı
dikkate değer
belirli
diğerlerinden farklı
tek
müşkülpesent
titiz
tam
ayrıntılı
mahsus
özgü