mıllık
Karaçay-Malkarca – Türkiye Türkçesi Sözlüğü (Nevruz, 1991)
mıllık
leş, ceset. Koy ~: koyun cesedi, haram ~: mundar ceset (leş), ~ın atmak: kendini atmak, hücum etmek, aşarıkğa ~ın atadı: yemeğe hücum ediyor, issiden buñalıb ~ın kölge atdı: sıcaktan bunalarak kendini göle attı, işge ~ın athandı da közleri cuk körmeydi: işe kendini kaptırdığı için gözleri birşey görmüyor, ~ın salmak: kendini vermek, kendini kaptırmak, okurğa ~ın salğandı: okumaya kendini vermiş, ~ iyis etgendi: leş kokmuş, kiştik ~nı koratığız: kedi leşini kaldırın, ~ iyis: leş kokusu, atnı ~ı: atın leşi.
Son arananlar:
- bakçı,
- kemeldiji,
- steep,
- Həngamə,
- decry,
- tereyağı,
- oğuna,
- zımnen,
- sergerdanliq,
- lablashgan,
- Gulaçlamak,
- surprising,
- bitərəf,
- kürək,
- usayuk,
- cuu,
- bazman,
- gutlag,
- agýar,
- çaktaş,
- transverse,
- mıllık