kuvuş
Karaçay-Malkarca – Türkiye Türkçesi Sözlüğü (Nevruz, 1991)
kuvuş
oyuk, kovuk, çukur, girinti, köşe. Terekni ~una kuş uya salğandı: ağacın oyuğuna kuş yuva yapmış, tişimi ~u ösüp baradı: dişimin oyuğu gittikçe büyüyor, otcağanı ~un sabiyle üleşalmaydıla: ocağın yanındaki girintiyi çocuklar (oturmak için) paylaşamıyorlar, ~ bolmak: oyuklaşmak, oyuk olmak, koz terekni tönñegi ~ bolğandı: ceviz ağacının gövdesi oyuklaşmış, kayanı ~una kirip cañurnu tohtarın sakladım: kayanın kovuğuna girerek yağmurun dinmesini bekledim, içi ~du: içi çukurdur, içi ~ taş: içi oyuk taş, celke ~: ense çukuru, ~ cayak: çökük yanaklı.