kaya
Türkiye Türkçesi – Tatarca Sözlük (Ganiyev, 1998)
kaya
и. кыя
Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğü (Ercilasun, 1991)
kaya
Türkiye Türkçesi: kaya
Azerbaycan Türkçesi: gaya
Başkurt Türkçesi: kaya
Kazak Türkçesi: jartas şıŋ kuz
Kırgız Türkçesi: aska zō
Özbek Türkçesi: kàyä
Tatar Türkçesi: kaya
Türkmen Türkçesi: gaya
Uygur Türkçesi: kiya
Rusça: skala
Karaçay-Malkarca – Türkiye Türkçesi Sözlüğü (Nevruz, 1991)
kaya
kaya. Kiriş ~: masif kaya, sert kaya, çetin kaya, çınñıl ~: sarp kaya, yalçın kaya, ~ ran: kaya kovuğu, mağara, ~dan karasa ay kibik-Eşikden karasa tay kibik (bilm.): kayadan bakınca ay gibi-Kapıdan bakınca tay gibi (geyik), arı canı ak ~, beri canı ak ~/Ortasında sarı maya (bilm.): Öte yanı ak kaya, beri yanı ak kaya/Ortasında sarı maya (Yumurta), ~ soxan: yabanî soğan, ~ oyulğança (d): kaya göçmesi gibi, men tutxan ~ beri avadı (d): benim tutunduğum kaya üstüme göçüyor.
Dîvânü Lugâti’t-Türk Dizini (TDK)
kaya
kaya·I, 73;II, 7, 19, 20, 170 § yal ım kaya; sarp dağın eteği·III, 19, 20
Son arananlar:
- altek,
- Evcimen,
- isinmek,
- ymykly,
- toksik,
- gıl,
- balkon,
- eleştirmek,
- sonbeşik,
- əfsun,
- söhbetlishish,
- gündixana,
- biabır,
- pütün,
- azərbaycanca,
- klizma,
- təmtəraqlı,
- mübarizlik,
- lance,
- baturlarche,
- atdaşlyk,
- kaya