turklehceleri.org

soluğan

Turkish—Tatar Dictionary (Ganiyev, 1998)

soluğan

1. и. акрын дулкын, су өстендәге шадралар. 2. с. әлсерәгән (хайван)

Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)

soluğan

soluyan, nefes alan, soluma, nefes alma; dinlenen. Caralını ~ı belgilimidi: yaralının soluması belli oluyor mu, ~ı kalaydı: nefes alması nasıl; işçile bir kesekni ~ eterikdile: işçiler bir süre dinlenecekler, endi ~ıñ ceter: artık dinlendiğin yeter.


Last searches: