karşılık
Turkish to Pure Turkish Dictionary (Kuleli, 2013)
karşılık
[Köken: Yerel] (bedel) Denktaş, Tölev, Karşılık
Turkish—Tatar Dictionary (Ganiyev, 1998)
karşılık
и. төрле мәгъ. җавап □ karşılık vermek җавап бирү
Pure Turkish to Turkish (Kuleli)
karşılık
1. Cevap, Misilleme
2. Direnç
Comparative Turkic Languages Dictionary (Ercilasun, 1991)
karşılık
Türkiye Türkçesi: karşılık
Azerbaycan Türkçesi: garşılıg
Başkurt Türkçesi: yavap
Kazak Türkçesi: javap üväj
Kırgız Türkçesi: cōp
Özbek Türkçesi: cävàb
Tatar Türkçesi: cavap
Türkmen Türkçesi: coğãp
Uygur Türkçesi: cavap
Rusça: otvet
Comparative Turkic Languages Dictionary (Ercilasun, 1991)
karşılık
Türkiye Türkçesi: karşılık
Azerbaycan Türkçesi: garşılıg
Başkurt Türkçesi: urıına bäräbär
Kazak Türkçesi: kun(ı) balama(sı)
Kırgız Türkçesi: tūra kelṻ ılayık kelṻ
Özbek Türkçesi: bädäl eväz tölàv
Tatar Türkçesi: urınına bärabär
Türkmen Türkçesi: lãyıklık ekvıvalentlık
Uygur Türkçesi: täŋdaş
Rusça: sootvetstviye ekvivalent
Kyrgyz—Turkish Dictionary
karşılık
karşı koma, muhalefet, karşı harekete geçme; karşılık körsöt veya karşılık keltır-: karşı komak, karşı harekette bulunmak; karşılığım cok: muhalif değilim, karşı söyliyecek hiç biir sözüm yok, itiraz etmiyorum; tap karşrılıktarı: sınıf zıddiyeleri; karama karşılık: tabanatabana zıddiyet, tenakuz.