size
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
size /sˈɛsɐmi/
1. büyüklük, hacim, cesamet
2. beden (elbise), numara (ayakkabı)
3. (k.dili) hal, durum
4. istenilen ebatta kesip biçmek
5. büyüklüklerine göre ayırmak
6. büyüklüğünü tahmin etmek. size up ABD. kdili. karşısındakini tartmak, hakkında hüküm vermek, fikir yürütmek. a size too big bir numara büyük. just my size tam benim ölçüme göre, tam benim bedenim, istediğim büyüklükte.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
size /sˈɛsɐmˌɔɪd/
1. ahar
2. haşıl
3. aharlamak (kâğıt)
4. haşıllamak (kumaş)
5. (badanadan önce) tutkallamak. sized çirişli (kumaş) sizeable (bak.) sizable.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
size
büyüklük
boy
oylum
hacim
boyut
ölçü
ebat
(ayakkabı) numara
(giysi) beden
çiriş
tutkal
ahar
çirişlemek