turklehceleri.org

mess

English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)

mess /mˈɑːkɪŋ/

1. karışıklık, düzensizlik, bozukluk
2. karışık şey
3. karışık durum, müşkül veya utandırıcı durum
4. tatsız yemek
5. çorba veya lapaya benzer yemek
6. daima aynı sofrada yemek yiyen kimseler, sofra arkadaşları
7. böyle arkadaşlarla yenen yemek. mess hall aynı kişilerin devamlı olarak yemek yedikleri yer. mess kit askerlerin kullandığı küçük sefertası. messmate sofra arkadaşı messy karmakarışık, intizamsız
8. kirli, pasaklı.

English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)

mess /mˈɑːksmən/

1. karmakarışık etmek
2. bozmak, kirletmek. mess around with (argo) uğraşmak, ilgilenmek. mess up yüzüne gözüne bulaştırmak
3. kirletmek
4. karışmak.

English—Turkish Dictionary (Anonymous)

mess

karışıklık
düzensizlik
kirlilik
pislik
kötü durum
zor durum
dert
bela
ask.orduevinin lokanta kısmı
ask.karavana


Last searches: