kırsık
Pure Turkish to Turkish (Kuleli)
kırsık
1. Bela
Kyrgyz—Turkish Dictionary
kırsık
ι, 1. belâ, felâket, afet, kaza, engel, muvaffakiyetsizlik, işlerin yürümeme- si; kırsık karmaptır: felâkete uğradı; şorduunu kırsık çalıp, közdön ayrılıp kalğan eken: zavallı kazaya uğramış ve gözünü kaybetmiş; 2. kapris, inat; kırsığı bar: anlaşmaya gelmiyen, dik kafalı, kaprisli.
Kyrgyz—Turkish Dictionary
kırsık-
ιι, entrika çevirmek; manialar, engeller çıkarmak, kapris göstermek, inat etmek.