kurusa
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
kurusa
kuruyunca, yokolsa. Eskile kurusala cıyığız: çamaşırlan kuruyunca toplayınız, üyü ~ künün körür: evi mahvolunca gününü görür; bir da kurusa da=bir da kurumasa: hiç olmazsa. Bir da kurusa da eki iynekni artha tıyığız: hiç olmazsa iki ineği geri bırakın, bir da kurumasa bir sabiyni katığızğa alığız: hiç olmazsa bir çocuğu yanınıza alınız.