ker
Kyrgyz—Turkish Dictionary
ker
I, koyu doru (at donu); ker ooz at: çenesi, paçaları ve kasıkları sarıya çalan koyu doru at; ker muruttu: siyah bıyıklı.
II, kin, gazap; ker ayak: muvafakat etmiyen; ker caak: anlaşma temayülü göstermiyen, inatçı; kermür aytış: ağız kavgası etmek, dalaşmak.
III: ker tart- : gerisin-geri gitmek, kıçın-kıçın gitmek; keyü bar, ker tartu cok ats. pişman olmak var, fakat vazgeçmek yok.
IV. f. sağır; kulağın ukpas ker kılam folk: kulağını işitmez hale koyacağım, sağır yapacağım.
Kyrgyz—Turkish Dictionary
ker-
V. f. germek, çekmek, uzatmak, arken kerdim: urgan gerdim; urup-kerip: pataklayıp döverek: kere karış bk. karış I. kere cutum; (mayii) alabildiğine içmek.
Explanatory Turkmen Dictionary (Kyýasowa, 2016)
ker
syp. Eşitmekden mahrum; sesi çala eşidýän, gulagy agyr. Ker bilen hylwat söz gurma, Ýola girme kör biläni (Magtymguly).
‣Depme ker, dürtme ker düýbünden ses eşitmeýän, asla eşitmeýän ker.