upper
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
upper /ʌnˈapt/
1. üstteki, üst kattaki
2. yukarıki, yukarıdaki
3. üst
4. saya, ayakkabı yüzü
5. (çoğ.) kumaş tozluk
6. (k. dili) yataklı vagonun üst kat yatağı. upper berth üst yatak (tren veya vapurda) upper case (matb.) majüskül harflerin bulunduğu üst kasa
7. majüskül harf, büyük harf. upper class zenginler sınıfı
8. sosyal veya ekonomik üstünluğü olan sınıf(burjuvazi, işçi düşmanı) upper crust (k. dili) zenginler tabakası, üst tabaka. upper deck üst güverte. upper works geminin yüklü olduğu zaman su seviyesinden yukarıda kalan kısmı. get the upper hand galip gelmek, üstun çıkmak. on one' uppers (k. dili) çaresiz, meteliksiz, parasız.
In'gilische—Türkche Lughet (Anonim)
upper
üst
üstteki
ayakkabının üst kısmı