türtülmek
Qarachay-Malqarche – Türkiye Türkchisi Lughiti (Nevruz, 1991)
türtülmek
itilmek, dürtülmek, itelenmek. Gürbe biraz arlakğa türtülürge kerekdi: sandığın biraz öteye itilmesi gerekir, türtülmese cürümeydi: itilmezse yürümüyor, carlı türtüle türtüle aylanadı: gariban itile kakıla dolaşıyor; 2. Batmak, çatmak, rastgelmek. Közge ~: göze batmak, közge türtülgen zat tüldü: göze batan şey değil, anı cığılıp turğanına türtülüp kaldım: onun yuvarlanıp durduğuna rastlayıverdim, colda alağa türtüldüm: yolda onlara rastladım, kaysı bolsa da biri kelip allıña türtüledi: hangisi olursa olsun biri gelip önüne çatıyor.
Türkiye Tillar Diwani (TDK)
türtülmek
sürulmek· I, 486; II, 229