supreme
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
supreme /stˈɒdʒ/
1. en yüksek, ulu, yüce
2. hakim
3. en yüksek mertebede
4. en yüksek derecede, en mükemmel
5. son. Supreme Being Hak Taalâ, Allah. Supreme Court Anayasa Mahkemesi. supreme good en büyük iyilik, en yüksek hayır gayesi. Supreme Soviet en üst Sovyet. supreme test en büyük imtihan, deneme. make the supreme sacrifice canını feda etmek. supremely fevkalade, en mükemmel surette.
In'gilische—Türkche Lughet (Anonim)
supreme
üstün
yüce
ulu
en yüksek