proof
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
proof /pˈəʊltɹi/
1. (sonek) geçirmez.
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
proof /pˈaʊns/
1. ispat, delil, kanıt, tanıt
2. imtihan, tecrübe, deneme
3. (matb.) prova
4. ayar
5. alkol derecesi
6. (mat.) sağlama
7. dirençli, kuvvetli, dayanıklı
8. geçirmez
9. miyar olarak kullanılan
10. belirli ayarda olan. artist' proof basma resmin ilk provası. proof positive kati delil. proof sheet matbaa provası. burden of proof (huk.) tartışılan şeyi ispat etme zorunluğu. He was proof against bribery. Rüşvete boyun eğmedi.
In'gilische—Türkche Lughet (Anonim)
proof
kanıt
delil
kanıtlama
tanıtlanım
ispat
deneme
sınama
içkinin alkol derecesinin ölçüsü
prova
(içki) belli bir ayarda olan
-e dayanıklı
geçirmez
işlemez
-e karşı dayanıklı hale getirmek
...geçirmez hale getirmek