kız
Türkiye Türkchisi – Tatarche Lughet (Ganiyev, 1998)
kız
и. 1) кыз; kız arkadaş дус кыз; 2) кыз бала; üç kızı var өч кызы бар ◊ kız almak өйләнү
Tiniq Türkche - Türkiye Türkchisi Lughiti (Kuleli)
kız
1. Bakire
ercilasun1991
kız
Türkiye Türkçesi: kız
Azerbaycan Türkçesi: gız
Başkurt Türkçesi: kıⱬ
Kazak Türkçesi: kız
Kırgız Türkçesi: kız
Özbek Türkçesi: kız
Tatar Türkçesi: kız
Türkmen Türkçesi: gīz
Uygur Türkçesi: kız
Rusça: devuşka
Qirghizche – Türkiye Türkchisi Lughiti (Yudahin)
kız
kız, kızcağız, olgun kız, babsının kızı, gelinlik kız; kız al-: kızla evlenmek; septüü kız, bk. septüü; eptüü kız, bk. eptüü; 2. kız belgisi: kızlık beldeği, bekâret; kız belgisinen acırat-: kızlığını bozmak (izalei bikir); kız kuduruu: 1) bir düğün adetidir, ki bu adete göre, güvey fena ata binerek, iyi bir ata binmiş kızı kovalar; 2) bir oyundur: oynayanlardan biri bir taşı atar (kız kaçırat), başka birisi ise, o taşın peşinden başka bir taşı atar (kız kuudurat); kız kırkın: toplayıcı bir tabirdir, ki kızlar, kız çocuklar demektir; kız kırkını menen keldi: bütün kızlarıyla birlikte geldi; karı kız 1) unutmabeni çiçeği; 2) bir çeşit ot, seteria viridis (?); kız teke, bk. teke ı; kız talak bk. talak; kızdın balasınday: (harfien: kızın çocuğu gibi) gayet güzel.
Qarachay-Malqarche – Türkiye Türkchisi Lughiti (Nevruz, 1991)
kız
kız, kerime, bakire. Ariv ~: güzel kız, cetgen ~: erişkin kız, kız ~: bakire kız, evlenmemiş kız, ~ zamanımda: kızlığımda, evlenmeden önce, ~nöger: bk. nöger, ~ babiy: kız çocuğu, karamaşak ~: maça kızı, kayın~: görümce, baldız (her iki anlamda da kullanılır), a ~! Hey kız! Ey kız! ~ kerek: çeyiz, ~ hapçük: bk. çeyiz, ~nı miñ tiler bir alır: kızı bin kişi ister bir kişi alır (as), ~nı ızından maka da sekiredi: kızın peşinden kurbağa bile sıçrar (d).
Türkiye Tillar Diwani (TDK)
kız
kız, kız çocuk; cariye; pahalı nesne· I, 7, 236, 280, 291, 299, 312, 326, 382, 412, 442, 474, 496;II,10. 25, 94, 96,109, 182. 220, 272, 276, 277, 304, 340;III, 120, 137, 170, 203, 218, 259, 260, 265, 272, 289, 301, 328, 338, 371, 380, 408, 411, 450 bkz>kızamak kızlık bozmak, III, 265