essential
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
essential /ˈɛnvɔɪ/
1. temelli, köklü, asli, esaslı, gerçek, temel, hakiki
2. önemli, elzem
3. ruh veya ıtır türünden
4. gerekli olan şey, esas. essential character esas mahiyet, asıl sıfat. essential mineral bir kayadaki esas maden essential oil bitkilerden elde edilen uçucu yağ essentially esasen, esas itibarıyla, zaten, aslında. -est (sonek) bir veya iki heceli sıfatların enüstünluk derecesini belirten ek.
In'gilische—Türkche Lughet (Anonim)
essential
gerekli
şart
başlıca
esaslı
öz
temel
esas
ç.gerekli şeyler