term
İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)
term /sˈuːzəɹˌeɪn/
1. isim vermek, adlandırmak, demek.
İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)
term /svˈɛlt/
1. bilim ve sanat kavramlarından birini anlatan kelime, terim
2. söz
3. (çoğ.), (huk.) mukavele şartları
4. şart
5. (çoğ.) iki şahıs veya iki şey arasındaki ilişkiler
6. (mat.) eksi veya artı işaretleri ile birleşmiş bir ifadenin (kıs.)ım larından biri
7. bir kesrin pay veya paydası
8. (geom.) had
9. bir önermede konu ile yüklemden her biri
10. müddet, süre, vade
11. mahkemenin açık olduğu süre
12. öğretim yılının ayrıldığı sömestr
13. iki dönemden her biri
14. dönem
15. (tıb.) doğum zamanı. term insurance belirli bir süre sonunda biten hayat (sig.)ortası. term of office hizmet veya memuriyet süresi. term of three years üç yıllık süre. term paper öğretim yılının bir dönemi süresinde yazılması gereken tez. terms of the letter mektubun içindekiler. according to the terms of the treaty anlaşma şartları gereğince. at term belli bir zaman sonunda. be on speaking terms with konuşma durumunda olmak. bring to terms kabul ettirmek, razı etmek. come to term çocuğu doğum zamanına kadar taşımak. come to terms uzlaşmak, anlaşmak, anlaşmaya varmak. during term time ders devresinde, sömestrde. in plain terms açıkça, basit sözlerle. in terms of tabirince, ilgili olarak, dayanarak. make terms uyuşmak, uzlaşmak. on easy terms kolay bir şekilde
16. taksitle
17. uygun şartlarla. set a term to müddet tayin etmek. term' less süresiz, sınırsız.
İngilizce—Türkçe Sözlük (Anonim)
term
(okul) dönem
süre
terim
adlandırmak
çağırmak
demek