tahta
Türkiye Türkçesi – Tatarca Sözlük (Ganiyev, 1998)
tahta
и. с. 1) такта; 2) түтәл □ tahta perde бүлмә тактасы; tahtaya kaldırmak (укучыны) такта янына чыгару
Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğü (Ercilasun, 1991)
tahta
Türkiye Türkçesi: tahta
Azerbaycan Türkçesi: taⱨta
Başkurt Türkçesi: takta (ağaç)
Kazak Türkçesi: ağaş tabak taktay
Kırgız Türkçesi: taktay
Özbek Türkçesi: taⱨtä
Tatar Türkçesi: takta (ağaç)
Türkmen Türkçesi: tağta
Uygur Türkçesi: taⱨtay
Rusça: derevo (kak podeloçnıy material)
Karaçay-Malkarca – Türkiye Türkçesi Sözlüğü (Nevruz, 1991)
tahta
1.Taht, saltanat makamı. ~ğa minmek: tahta çıkmak, ~dan tüşürmek: tahttan indirmek; 2. Sıra, peyke. ~ğa olturup bir kesek soluyuk: peykeye oturup biraz nefes alalım; 3. Kolay sulama ve aralarda yürüyerek bakım yapabilmek için hazırlanan kare, dikdötrgen vs. şeklindeki bölümlerden her biri, karık. Sohan ~: soğan karığı, kudoru ~la: fasülye karıkları, fasülye sıraları.
Son arananlar:
- arki,
- biderek,
- qizilongach,
- predicament,
- deneştirmek,
- mütevazi,
- Lütfen,
- karaşmak,
- lırt,
- horram,
- kodoy,
- maneviyat,
- ethnography,
- mürid,
- çekize,
- pökgi,
- bürnək,
- pantufla,
- uyğar,
- qulunlimaq,
- şahana,
- tahta