turklehceleri.org

sail

Azerbaycan Türkçesinin Açıklamalı Sözlüğü (Orucovun, 2006)

sail

is. [ər.] Dilənçi, yolçu. Hüsnün sadağası, canın zəkatı; Sail olan binəvayə düşərmi? Aşıq Ələsgər. [Pəri xanım:] Dost, aşna, qonaq və sail üzünə həmişə bu qapı açıq olub. Ə.Haqverdiyev.

İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)

sail /ɹˈɒmbəs/

1. yelken
2. yelkene benzer herhangi bir şey
3. yel değirmeni yelpazesi
4. yelkenli gemi
5. (topluluk ismi) yelkenli gemiler
6. deniz yolculuğu
7. gemi ile yola çıkmak
8. yelkenle seyretmek
9. gemi ile gitmek
10. gemi gibi su üstünde yüzmek
11. havada uçmak
12. gemi kullanmak
13. havada uçurmak. sail close to the wind (den.) orsasına seyretmek. sail into büyük bir şevkle girişmek
14. (k. dili) fena halde azarlamak, (informal) haşlamak. sail under false colors olduğundan başka türlü görünmek. foreandaft sail yan yelkeni. make sail fazla yelken açmak
15. sefere çıkmak. set sail yelken açıp kalkmak . shorten sail bazı yelkenleri indirmek. square sail dört koşe seren yelkeni. strike sail yelkenleri mayna etmek. under sail yelkenleri fora edilmiş olarak, seyir halinde.

İngilizce—Türkçe Sözlük (Anonim)

sail

yelken
yelkenli
yelkenli gezintisi
deniz yolculuğu
yeldeğirmeni kanadı
yelkenli
gemi
/vb.ile gitmek
su üzerinde seyretmek
gitmek
(yelkenli/gemi/vb.) yönetmek
götürmek
yelken açmak
yola çıkmak
süzülmek
kolayca geçmek


Son arananlar: