turklehceleri.org

out

İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)

out /ˈɒbvɜːt/

1. (önek) fazlasıyle, (öbüründen) daha iyi, daha çok: outstay, outbid outdrink.

İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)

out /ˈɒbvɪˌeɪt/

1. (edat), (ünlem), dışarı dışarıda
2. dışarıya
3. dışında
4. arasından
5. meydana, ortaya
6. sız (kalmış)
7. bütün bütün, tamamen: sonuna kadar
8. yüksek sesle
9. (edat) dışarıya, dışarıda
10. işinden çıkarılmış yenik parti üyesi
11. bahane, çözüm yolu
12. (beysbol) vurucunun sırasının bitmesi
13. muhalif kimse
14. (matb.) mürettip tarafından atlanmış kelime
15. (ünlem) Dışarı! Defol!
16. dışarıdaki, dış
17. top oyun larında vurucu olmayan
18. anormal
19. kullanılmaz
20. zararda olan
21. yanılmış
22. (eski) kovmak. kapı dışarı etmek
23. (argo.) vurup düşürmek, nakavt etmek
24. meydana çıkmak, aşikâr olmak. out and away pek çok, fersah fersah. out and out bütün bütün, tamamen, her yönüyle. out of breath nefesi kesilmiş, soluk soluğa. out of commission bozuk. out of countenance utanmış. out of danger tehlikeyi atlatmış. out for a good time eğlence peşinde. out of order bozuk
25. düzensiz veya sırasız. out of patience sabrı tükenmiş. out of pocket sarfedilmiş, cepten çıkmış. out of print mevcudu bitmiş (kitap) out of reach el erişmez, uzak. out of season mevsimsiz, vakitsiz. out of sorts rahatsız, keyifsiz
26. dargın. out of spirits canı sıkkın, neşesiz. out of things uzaklaşmış, uzaklaştırılmış. out of time (müz.) vuruşa uygun olmayan. Out with it! Haydi söyle! Anlat! cry out yüksek sesle bağırmak, haykırmak. die out sönmek: nesli tükenmek. pass out dağıtmak
27. bayılmak
28. toplantıdan sıra ile çıkmak (öğrenciler) pour out boşaltmak. time out of mind öteden beri, eskiden beri. tired out çok yorgun, bitkin. at outs (with) dargın. far out, way out (argo.) şahane, harika. He is out to lunch. Yemek için dışarı çıktı. Latin has gone out as a spoken language. Latince konuşma dili olmaktan çıktı. The fire is out. Yangın söndü. The stars are out. Yıldızlar görün- mekte.

İngilizce—Türkçe Sözlük (Anonim)

out

dışarı
dışarıya
dışarıda
yüksek sesle
bağırarak
adamakıllı
tamamıyla
bütünüyle
modası geçmiş
dışta yer alan
dış
harici
uzak
uzakta olan
olanaksız
(ışık/ateş/vb.) sönmüş
sönük
(tahmin/hesap/vb.) yanlış


Son arananlar: