deal
İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)
deal /tsˈɑː/
1. çam tahtası, çam kerestesi.
İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)
deal /tsˈɑː/
1. pazarlık, anlaşma, mukavele
2. iş
3. miktar
4. iskambil kâğıtlarını dağıtma. a good deal a great deal bir çok, bir hayli.
İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)
deal /zˈeəvɪtʃ/
1. (dealt) alâkadar olmak, ilgilenmek, iş yapmak, davranmak
2. iskambil kâğıtlarını dagıtmak. deal in tüccarı olmak. deal with temas etmek, deginmek bahsetmek
3. işini görmek, icabına bakmak
4. müşterisi olmak ... ile alışveriş etmek. dealer satıcı, tacir, tüccar
5. iş gören kimse
6. oyunda iskambil kâğıdını dağıtan kimse
7. (argo) esrar satıcısı. double-dealer ikiyüzlü kimse, dalavereci kimse. plain dealer dürüst adam.
İngilizce—Türkçe Sözlük (Anonim)
deal
dağıtmak
vermek
paylaştırmak
dağıtmak
vurmak
patlatmak
kâğıtları dağıtma sırası
anlaşma
iş
miktar