current
İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)
current /kɹˈuːpiə/
1. tedavülde olan, geçerli
2. hali hazırdaki
3. şimdiki zamana ait, revaçta olan, tutulan. (moda) current account cari hesap. current events gazete haberleri. current expenses günlük masraflar, günlük giderler. current history bugünün tarihi. currently halen, bu anda, bu günlerde, devamlı olarak.
İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)
current /kɹˈuːtɒn/
1. cereyan, akım, akıntı. current of events olayların birbirini takip etmesi. alternating current (elek) almaşık cereyan. direct current (elek) doğru cereyan. row against the current akıntıya kürek çekmek.
İngilizce—Türkçe Sözlük (Anonim)
current
şimdiki
bugünkü
güncel
yaygın
geçer
geçerli
genel
cari
genel
yaygın