buzz
İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)
buzz /bˈɜːsə/
1. vızıltı
2. dedikodu, söylenti: (k.dili) telefon konuşması
3. vızıldamak
4. fısıldamak
5. konuşmak
6. (ing), (argo) gitmek, terket-mek, ayrılmak
7. vızıltıya benzer bir ses çıkarmak
8. bir dedi-kodu veya şayiayı yaymak
9. vızıltıya benzer seslerle haberleşmek
10. (k.dili) telefon etmek
11. (hav.) alçaktan uçmak
12. alçaktan uçarak birisini selamlamak. buzz about bir iş yapıyormuş gibi ortada dolaşmak.
İngilizce—Türkçe Sözlük (Anonim)
buzz
vızıldamak
(for ile) sinyalle çağırmak
vızıltı
sinyal
alısünle arama
alısünleme