Bulçuk
Karaçay-Malkarca – Türkiye Türkçesi Sözlüğü (Nevruz, 1991)
bulçuk
filiz, otların ekinlerin kurumuş yaprakcıkları, kurumuş yaprak, çöp, kuru dalcık. Terekleni tübü ~dan tolğandı: ağaçların altı kurumuş yapraklarla dolmuş, gül terek bulçuklanñandı: gül ağacı filizlenmiş, arpa sapnı bulçuğun mal bek süyüp aşaydı: arpa sapının kurumuş yaprakçıklarını hayvanlar çok severek yerler.
Son arananlar:
- cunt,
- Yasaqlanmaq,
- saldırganlık,
- yətirmək,
- gutap,
- reflect,
- Alternatif,
- abad,
- uyalmaynetmay,
- üzre,
- yakıt,
- Vazir,
- Ağu,
- tutu,
- muratçı,
- pos,
- doyuzdurma,
- zekâ,
- başdan,
- boshlangich,
- Qapaz,
- Bulçuk