töö
Kyrgyz—Turkish Dictionary
töö
deve; bee deseñ, töögö ketet ats. ben ne söylüyorum, tamburum ne çalıyır (harfiyen.: sen kısrak dersin. o deveye gider); tööñ (tösü, fakat tööm değil) ak tuudu: işlerin (yahut işleri) mükemmel gidiyor. işlerin tıkırında; ak töönüñ kardı carıldı: iyilik rahmet gibi yağdı; töödöy mildet: gayet büyük vazife, muazzam iş; töö bastı: (bir oyundur); töö bastıdan aman:genel karışıklıktan mutazarrır olmadı; töö çeçken tar.: yere çıkılan kısa kazığa bağlanmış olan deveyi çıplak kadına çözdür- mekten ibaret olan, kabile dere-beylerinin bir eğlencesidir, deve, onu böylece çözen kadına verilirdi; töö çeçkendey kıl-: rezil etmek, kepaze etmek; töö kuş: devekuşu; töö kuyruk, bk. kuyruk 1; töö uy- ğak, bk. uyğak; töö tiken, bk. tiken.