tooth
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
tooth /tˈɛmpɹɪtʃə/
1. (çoğ.) teeth) diş
2. diş gibi çıkıntı, diş şeklinde şey
3. diş gibi kesen şey
4. belirli bir yemeğe olan aşırı düşkünlük
5. (çoğ.) keskin ve içine işleyen şey
6. diş diş etmek, kenarına diş yapmak. armed to the teeth baştan tırnağa kadar silâhlı. a bone in his teeth gemi giderken önünde meydana gelen su fışkırması. by the skin of one' teeth ancak, güçbelâ. cast it in his teeth yüzüne vurmak, yüzüne karşı söylemek. cut a tooth diş çıkarmak. fight tooth and nail çok şiddetli dövüşmek. get one' teeth into kendini vermek (işine) in the teeth of karşı karşıya. show one' teeth tehdit etmek. It set my teeth on edge Dişlerimi kamaştırdı. They put teeth in that law. Koydukları madde ile kuralın etkisini artırdılar. toothed dişli tooth'y dişlek.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
tooth
diş