tizgin
Uzbek—English Dictionary (Dirks, 2005)
tizgin
bridle.
Kyrgyz—Turkish Dictionary
tizgin
1. dizgin, terbiye (arabaya koşulan atın uzun dizgini); tizginin tartuu kerek: ipimi bir parça çekmek lâzım; curt tizginin ber: yurt idaresini vermek; 2. Kırgız dokuma tezgâhının bir kısmıdır (arıs pekiten ipliktir): 3. es. dümen.
Uyghur—Turkish Dictionary (Kurban, 2016)
tizgin
Dizgin. Étingning tizginini tart – Atının dizginini çek. Uning tizginini biraz tartip qoyush kérek – Onun dizginini biraz çekmek lazım.
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
tizgin
mısra, dize; sıra, dizi. Nazmu oneki ~di: manzume oniki mısradır; ~ ~ üyle salınñandı: sıra sıra evler yapılmış, ~ tavla: sıradağlar, ~ bolmak: sıra olmak, dizilmek.
Index of Diwan Lughat al-Turk (TDK)
tizgin
dizgin, I, 339, 424