turklehceleri.org

strike

English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)

strike /splɛnˈɛtɪk/

1. (struck
2. struck veya (nad.), (A.B.D.) stricken) vurmak, çarpmak, darbe indirmek
3. yumruk atmak
4. çakmak
5. çatmak
6. basmak, darbetmek
7. çalmak (saat)
8. gelmek, bulmak, ulaşmak
9. dolu zahire ölçüsünü bir tahta parçasıyla silip düzeltmek
10. akdetmek, kararlaştırmak
11. zihninde yer etmek, etkilemek, dikkatini çekmek
12. (den.) indirmek, mayna etmek (bayrak), arya sancak etmek
13. poz almak
14. ilerlemek
15. birdenbire bulmak
16. grev yapmak
17. kök sürmek, tutmak (bitki) strike camp çadırı bozmak. strike down darbeyle yere yıkmak
18. aciz bırakmak. strike dumb şaşırtmak. strike hands pazarlık şartlarını kabul ederek el sıkışmak. strike home etkilemek, tesirli olmak. strike it rich (k. dili) beklenmedik bir gelire erişmek. strike off veya from çıkarmak, ayırmak, kesmek. strike out karalayarak çıkarmak
19. işe koyulmak
20. (beysbol) üç kere topa vuramayınca oyun harici olmak. strike the set sahne donatımım boşaltmak. strike up çalmaya başlamak. strike up a friendship dostluk kurmak. It strikes me Bana öyle geliyor ki.

English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)

strike /splˈɛnɪk/

1. vurma, çarpma
2. grev
3. umulmadık bir yerde zengin maden filizi bulma
4. dolu kilenin üstünü silip düzeltecek alet
5. üstünlük, mükemmellik
6. doluluk
7. (jeol.) bir tabakanın yatay yönü
8. bir defada darbedilen sikke miktarı
9. (k. dili) anı başarı, büyük vurgun
10. bowling oyununda ilk vuruşta bütün kukaları devirme
11. (beysbol) topa vuramayış
12. çarpma (balık) strike'breaker grev bozguncusu. strike three (beysbol) üçüncü vuramayış
13. başarısızlık .general strike genel grev on strike grev halinde. sympathy strike sempati grevi.

English—Turkish Dictionary (Anonymous)

strike

vurmak
çarpmak
çakmak
yakmak
yanmak
(kazarak/vb.) bulmak
çalmak
basmak
vurmak
grev yapmak
etkilemek
düşündürmek
bir izlenim bırakmak
aklına gelivermek
basmak
bulmak
vurma
vuruş
çarpma
(petrol/vb.) bulma
iş bırakımı
grev


Last searches: