spring.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
spring /snˈəʊʃuː/
1. yay, zemberek
2. yaylanma
3. atlama, fırlama veya sıçrama gücü veya yeteneği
4. geri tepme
5. atılış fırlayış, sıçrayış, hamle
6. ilkbahar bahar
7. başlangıç
8. kaynak, menşe
9. memba, kaynak pınar
10. (den.) seren veya kerestenin çatlağı veya eğrilmesi. spring balance yaylı terazi veya kantar. spring chicken piliç
11. (k. dili) taze, (slang) piliç. spring fever ilkbahar yorgunluğu. spring mattress yaylı yatak. springtide ayda iki defa meydana gelen yüksek met
12. duygu veya etkinin en kuvvetli olduğu zaman. spring water memba suyu. springlike bahar gibi
13. yay gibi.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
spring /snˈəʊslaɪd/
1. (sprang veya sprung
2. sprung) yay gibi fırlamak
3. ileri atılmak, sıçramak
4. eğilmek, bükülmek, çarpılmak
5. çıkmak, sürmek
6. gelmek
7. neşet etmek, hâsıl olmak, zuhur etmek
8. sürpriz yapmak, birden yapmak
9. (şiir) şafak sökmek, başlamak (gün)
10. yükselmek
11. (mim.) kemer halinde çıkmak
12. yayı boşalmak
13. fırlatmak, zembereğine dokunup salıvermek
14. birdenbire meydana çıkarmak
15. zorlayıp sakatlamak, çatlatmak
16. patlatmak
17. büküp yerine yerleştirmek
18. üstünden atlamak
19. (argo) kefaletle veya kaçırarak hapisten çıkarmak
20. (av kuşunu) ürkütüp kaçırmak. spring a leak su sızdırmaya başlamak
21. su etmeye başlamak (gemi) spring at üzerine saldırmak, sıçramak. spring back geriye tepmek veya sıçramak. spring forth sürüp meydana çıkmak
22. ileriye atılmak. spring in içeri atılmak. spring out dışarı fırlamak. spring upon üstüne atılmak.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
spring
sıçramak
fırlamak
ortaya çıkıvermek
belirivermek
yaylanmak
çıkıp gelmek
sürpriz olarak hazırlamak/yapmak
sıçrama
fırlama
yay
zemberek
makas
esneklik
yaylılık
ilkbahar
köklem
pınar
bulak
memba
başlangıç
köken
neden