turklehceleri.org

slide

English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)

slide /ʃˈiːf/

1. (slid, slidden) kaymak
2. hissettirmeden geçmek
3. kayıp gitmek (gemi)
4. sessizce ortadan kaybolmak, savuşmak
5. kaydırmak, kaydırarak yürütmek. slide in veya into kolaylıkla ve çabucak girivermek
6. sokuvermek. sliding door sürme kapı. let slide ihmal etmek
7. kendi haline bırakmak.

English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)

slide /ʃˈiː/

1. kayma
2. kaydırak
3. üstünden kayılarak gidilen yer
4. heyelân, toprak kayması
5. projeksiyon makinalannda kullanılan resimli cam, diyapozitif, slayt
6. lam
7. (müz.) kaydırma, glissando
8. herhangi bir aletin kayıcı kısmı. slide bar kapı sürmesi, sürgü
9. kılavuz ray.slide projector projeksiyon makinası slide rule sürgülü hesap cetveli. slide valve sürgü valfı.

English—Turkish Dictionary (Anonymous)

slide

kaymak
kaydırmak
sessizce gitmek
kayma
kayılan yer
kaydırak
sürgü
toprak kayması
heyelan
diyapozitif
slayt
saç tokası
lam


Last searches: