turklehceleri.org

pot

Turkish—Tatar Dictionary (Ganiyev, 1998)

pot

I и. паром


potII и. 1) сыр, җыерчык; 2) күч. ялгышлык, хата

English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)

pot /plˈeɪnt/

1. kap, maden veya topraktan yapılmış yuvarlak kap, kavanoz
2. kadeh
3. bir kap dolusu
4. ıstakoz tutmaya mahsus sepet
5. baca başlığı
6. kumarda bir oyunda ortava konan paranın toplamı
7. (k. dili) büyük miktarda para
8. (jeol.) akıntının nehir dibinde açtığı yuvarlak çukur, bu çukurda bulunan çakıl
9. (argo) haşiş
10. (bak.) potentiometer. pot bottle takriben yarım litrelik şişe. pot cheese süzme peynir. pot hat melon şapka. pot liquor yemek suyu. pot roast ağır ateşte pişmiş et, kapama. pot shot sadece çantayı doldurmak maksadıyle avlama
11. kısa mesafeden silah atma
12. rasgele vuruş. chamber pot lâzımlık. chimney pot baca başlığı, ocak külâhı. go to pot bozulmak, mahvolmak. lobster pot ıstakoz sepeti.

English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)

pot /plˈeɪntɪf/

1. (-ted, -ting) yağ ve baharatla kavanoza basmak
2. kavanozda muhafaza etmek
3. saksıya dikmek
4. yemek için avlamak, tüfekle rasgele vurmak
5. bilardoda çukura düşürmek
6. (k. dili) kapıp cebe indirmek.

English—Turkish Dictionary (Anonymous)

pot

çömlek
kap
kavanoz
lazımlık
oturak
(pul) bol miktar
yığın
ıska
karavana
kupa
saksı
marihuana
esrar
ot
saksıya koymak
vurup öldürmek
avlamak


Last searches: