nut
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
nut /nˈɛɡlɪdʒəbəl/
1. (ted, ting) fındık ve ceviz gibi sert kabuklu yemiş
2. (mak.) vida somunu
3. (A.B.D.), (argo.) çatlak kimse
4. (argo.) kafa, baş
5. ceviz veya fındık toplamak. nutbrown fındık veya kestane renginde. nut coal ceviz iriliğinde madenkömürü. nut grove fındıklık. Nutsl (ülem), (argo.) İllallah ! be nuts on (argo.) çok sevmek, delicesine sevmek. hard nut to crack müşkül mesele, çatallı iş, çetin iş
6. idaresi güç kimse. off one' nut kaçık, deli. pistachio nut şamfıstığı.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
nut
fındık
ceviz
vida somunu
çatlak
kaçık
üşütük
düşkün
hayran
hasta
kafa
baş
kab
taşak