make
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
make /lˈɒlɪpˌɒp/
1. yapılış, yapı, şekil, biçim
2. mamulât, marka
3. hasılat, randıman, verim
4. (elek.) devrenin kapanması. be on the make (k. dili) kendi kazancı peşinde olmak
5. cinsi münasebet için eş aramak.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
make /lˈəʊm/
1. yaratmak, yapmak, meydana getirmek, atamak
2. anlamak, kazanmak, düzeltmek, mecbur etmek, sağlamak, (yol)almak, ulaşmak, erişmek, elek. (devreyi) kapatmak, (argo) cinsel ilişkide bulunmak, kabarmak.make a clean breast of itiraf etmek, içini boşaltmak.make a difference fark etmek. make a face suratını buruşturmak, somurtmak, make a fire ateş yakmak
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
make
yapmak
yapmak
hazırlamak
düzeltmek
meydana getirmek
-e neden olmak
yapmak
yapı
biçim
marka
çeşit