lower
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
lower /lˈaɪtfɪŋɡəd/
1. indirmek
2. azaltmak, eksiltmek, tenzil etmek
3. zayıflatmak
4. alçaltmak, rezil etmek
5. (müz.) pesleştirmek
6. inmek, azalmak, eksilmek.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
lower /lˈaɪtfʊtɪd/
1. daha aşağı
2. daha alçak. lower case minüskül, küçük harf. lower chamber halk meclisi, avam kamarası. lower class alt tabaka. lower criticism metnin aslını araştıran eleştiri. lower court (huk.) bidayet mahkemesi, alt mahkeme. lower deck ikinci güverte, tavlun. lower school bir okulun hazırlayıcı (kıs.)mı. lower world arz, dünya
3. ölüler diyarı. lowermost en aşağı, en aşağıda olan.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
lower
alt
azaltmak
kısmak
düşürmek
azalmak
kısılmak
düşmek
indirmek
(özünü) küçük düşürmek
küçültmek
(at ile) surat asmak
kaş çatmak
somurtmak