turklehceleri.org

list

English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)

list /lˈeɪəʊvə/

1. kumaş kenarı: kenar çekmek
2. çift pullu sabanla sürmek.

English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)

list /lˌazəɹˈɛtəʊ/

1. (den.) yan yatmak
2. geminin yan yatması.

English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)

list /lˈeɪz/

1. liste, dizin, fihrist
2. (çoğ.) yarışma yeri, mücadele alanı, er meydanı: listeye geçirmek, deftere yazmak
3. fiyat koymak. list price katalog fiyatı. black list kara liste. enter the lists mücadeleye girişmekç free list parasız girenlerin listesi (tiyatro): memlekete gümrüksüz olarak girecek eşya listesi.

English—Turkish Dictionary (Anonymous)

list

liste
dizelge
listesini yapmak
yan yatmak
geminin yan yatması

Uzbek—English Dictionary (Dirks, 2005)

list

(Russian) leaf (in printing), sheet.


Last searches: