keen
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
keen /dʒˌaktɪtˈeɪʃən/
1. keskin, sivri
2. acı
3. sert, şiddetli
4. kuvvetli, canlı, yoğun
5. gözü açık, zeki, akıllı
6. ( (A.B.D.), ( argo) şahane. keen on çok hevesli, meraklı, düşkün. keen on acting aktörlüğe hevesli. keenly şiddetle
7. şevk ile. keenness keskinlik
8. düşkünlük
9. akıllılık.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
keen /dʒˈeɪd/
1. ölü peşinden feryat, ağıt
2. ölü peşinden ağlayıp feryat etmek. keener ağıtçı.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
keen
güçlü
canlı
yoğun
hararetli
hevesli
(akıl/duygu/duyu/vb.) keskin
güçlü
sivri
keskin
(on ile) meraklı
hevesli
hasta