kebek
Kyrgyz—Turkish Dictionary
kebek
I, kepek (darının, arpanın ve buna benzerlerin kabuğu); kepek baş: boş kafa, ahmak.
II, = = kebep.
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
kebek
kepek, kabuk, soyuntu. Buday ~: buğday kepeği, zınthı ~: yulaf kepeği; ağaç ~: ağaç kabuğu.
Last searches:
- ağulu,
- really,
- boğça,
- kutilmaganda,
- abrak,
- hakan,
- nihayet,
- cingildətmək,
- imperfection,
- holo,
- gönükmek,
- tarixiylik,
- seylani,
- egsik,
- verimsiz,
- şəcərə,
- azot,
- zel,
- bötönçölük,
- karkor,
- halve,
- kebek