katış
Pure Turkish to Turkish (Kuleli)
katış
1. Alaka
Kyrgyz—Turkish Dictionary
katış
ı, 1. iştirak; 2. münasebet; uruuçluk katıştar: kabile münasebetleri; 3. bir şeye karıştırılan nesne, katım.
Kyrgyz—Turkish Dictionary
katış-
ıı, 1. katılmak; ilâve edilmek, 2. karışmak, iştirak etmek; işke katış-: işe karışmak, iştirak etmek; zasedaniyaga katış-: celseye iştirak etmek.
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
katış
1. Birlikte, beraber, ile. Meni ~: benimle beraber, koyla ~ eçkileni de eltigiz: koyunlarla birlikte keçileri de götürünüz, ala ~ sen da kel: onlarla beraber sen de gel, bizni ~ kellikle hazır bolsunla: bizim ile gelecekler hazır olsunlar; 2. Karma, karışık, katık, karışmış. Arpa ~ buday: arpa karışmış buğday, ~ı bolmağan altın: karışığı olmayan altın, katıksız altın, ~ halk: karışık halk, ~ cıyın: karışık toplum.