gain
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
gain /fɹˈiːspəʊkən/
1. kazanç, kâr
2. yarar, fayda, men faat
3. artma, artış
4. kazanmak, kâr etmek
5. varmak, ulaşmak
6. ileri gitmek (saat)
7. iler lemek gains kazanç, gelir gain ground ilerlemek gain on one yarışta (önde giden koşucuya) yavas yavaş yaklaşmak, aradaki mesafeyi kapatmak gain the ear of birine söz geçirmek gain the upper hand ustün gelmek, galipolmak gain time vakit kazan (mak.)
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
gain /fɹˈiːziə/
1. oluk, yiv
2. oluk açmak
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
gain
kazanç
kâr
çıkar
yarar
fayda
ilerleme
artma
artış
kazanmak
elde etmek
edinmek
kazanmak
sağlamak
-e varmak
ulaşmak
(sögen) ileri gitmek