turklehceleri.org

frame

English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)

frame /fˌəʊməntˈeɪʃən/

1. şekil vermek, uydurmak
2. tasarlamak
3. düzenlemek, tertip etmek, yapmak
4. çerçevelemek
5. çatmak, kurmak
6. (argo) yalan yere suç yüklemek
7. ilerlemek
8. becermek, uydurmak.

English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)

frame /fˈɒnd/

1. çerçeve, bina iskeleti, kafes, çatı
2. beden, vücut
3. gergef, tezgâh
4. hal. frame house ahşap ev. frame of mind düşünüş tarzı
5. mizaç, hal. frame of reference bir hüküm veya karar vermeden önce bilinmesi gereken şartlar ve değer hükümleri. frameup (argo) hileli düzen, kumpas
6. yalan yere suç yükleme, iftira, karacılık. framework kafes, iskelet
7. çevre.

English—Turkish Dictionary (Anonymous)

frame

çerçevelemek
dile getirmek
belirtmek
ifade etmek
uydurma kanıtlarla suçsuz birini suçlu göstermek ya da mahkum
ettirmek
dalavere yapmak
gizli dolaplar çevirmek
iskelet
çatı
çerçeve
beden
gövde
vücut biçimi


Last searches: