dump
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
dump /dˈəʊz/
1. boşaltmak, atmak
2. (tic.) damping yapmak, fiyatları düşürmek, toptan ucuz fiyata vermek
3. düşmek
4. çöp yığını, çöplük, mezbele
5. (A.B.D.), (argo) köhne ve kötü şöhretli ev veya otel
6. komputer makinadaki bütün bilginin makinadan boşalıp kâğıda basılması. ammunition dump (ask.) cephede geçici cephane. dumpcarti kum v.b.'ni taşıyıp boşaltmaya mahsus araba. dump truck damperli kamyon. dumping (tic.) damping, tenzilât, fiyat indirme, ucuzluk.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
dump /dˈʌzən/
1. İngiltere'de bazı çocuk oyunlarında kullanılan kalın maden parçası
2. Avustralya'ya mahsus ufak para
3. gemi inşasında kullanılan bir çeşit cıvata
4. bir çeşit şekerleme.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
dump
yere dökmek
düşürmek
indirim yapmak
fiyatta damping yapmak
çöplük/artık yığma yeri
çok pis ve dağınık yer
çöplük
batakhane
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
dump
yok, kayıp. ~ bolmak: yokolmak, kayrı ~ boldu?: nereye kayboldu?, közümden ~ bol!: gözümün önünden kaybol!, cel bulutlanı ~ etdi: rüzgar bulutları yoketti.