crawl
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
crawl /kˈaʊntəfˌɔɪl/
1. sürünmek, çok yavaş yürümek, emeklemek
2. dalkavukluk etmek
3. sürünme, çok yavaş gitme. crawl stroke kulaçlama yüzüş. The rock crawled with insects Taşın üstünde böcekler kaynıyordu.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
crawl
emeklemek
sürünmek
ağır ağır yürümek/ilerlemek
(böcek/vb.ile) dolu olmak
kaynamak
tüyleri ürpermek
karıncalanmak
yaltaklanmak
yağlamak
dalkavukluk etmek
yağ çekmek
krol yüzme
çok yavaş hareket
ağır gidiş