check
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
check /tʃˈeɪndʒfəl/
1. durdurmak, birden durdurmak
2. engel olmak
3. kontrol altına almak
4. kontrol etmek, teftiş etmek
5. kontrol işareti koymak
6. kare deseni ile kaplamak
7. emanet odasına teslim etmek
8. (satranç) şah çekmek, şah demek
9. (boya tahta) çatlamak. check in otel veya uçak defterine kaydolmak. check up on soruşturmak, arastırmak. check out otelden hesabını görüp ayrılmak
10. (ABD), (k.dili) öImek
11. soruşturmak, doğru olup olmadığını araştırmak
12. doğru olduğu açığa çıkmak
13. (mağazada) seçtiklerini kasada hesap ettirmek
14. işleyişini kontrol etmek.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
check /tʃˈeɪndʒləs/
1. engel, mania, fren
2. geciktirme
3. kontrol, teftiş
4. kontrol işareti
5. ABD fiş, vestiyer fişi
6. (lokantada) hesap
7. (kumaşta) ekose deseni
8. dama
9. (satranç) şah
10. tahtada hafif çatlak deseni. in check kontrol altında.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
check
kontrol
denetim
zapt
tutma
dizginleme
doğru işareti
inceleme
karşılaştırma
kontrol
emanet makbuzu
fiş
ekose desen/kumaş
hesap
fiş
(satranç) şah çekme
şah
kiş
(kumar) fiş
çek
kontrol etmek
gözden geçirmek
denetlemek
bakmak
doğruluğunu araştırmak
incelemek
durdurmak
önlemek
engellemek
engel olmak
tutmak
yanına doğru işareti koymak
emanete vermek
vestiyere vermek
şah çekmek